top of page
Die Schüler der Lupe

Sait Faik Abasıyanık’ın Öykü Dönemleri

Kerem Ökmen



Sait Faik Abasıyanık, 1906 yılının Kasım ayında dünyaya geldi. Gençliğinden itibaren öyküler yazan yazar, elbette her zaman aynı şekilde yazmamıştır. Öykü dönemleri olarak adlandırılabilecek bu dönemler, yazarın dünyayı görüşüyle beraber konu ve yaklaşım olarak fark gösterirler. Şimdi bu dönemleri kısaca açıklamak isterim.


İlk olarak ilk dönem hikayeciliği var. Bu dönem yazarın gençliği ile çakışır ve daha insan sevgisi doludur. Sait Faik, bu dönemdeki öykülerinde insanlara karşı derin bir sevgi besler ve alt tabakadan insanlara saygı gösterip, işverenlere önyargıyla yaklaşır. Yazarın bu dönemde daha dışa dönük olduğu da göz önüne alınmalıdır. Bu dönem eserlerine örnek olarak Semaver verilebilir.


Sonrasında ikinci dönem hikayeciliği geliyor. Bu dönemde Sait Faik olgunlaşmak ile beraber, daha içine kapanık hale gelmiş ve günlük hayattan çok iç hayata yönelim göstermiştir. Bu dönemle ilgili en önemli eseri Lüzumsuz Adam’dır.

Sait Faik’in yaşlılığına düşen dönem, son dönem hikayeciliği adındadır. Yazar artık iyice içine kapanıp toplumdan elini eteğini çekmiştir. Artık hisler ve insan iç dünyasıyla ilgilenmekte, diğer konuları boş vermektedir. Bunun arkasında dönemin günlük hayatının merhametsizliği de etkilkemiştir. Bu döneme örnek olarak Alemdağ’da Var Bir Yılan verilebilir.


Genel olarak incelendiğinde, Sait Faik Abasıyanık’ın dışa dönük, insan sevgisi dolu bir gençten içe kapanık, hislere ve iç dünyayı yeğleyen bir adama dönüştüğü ve bunun öykülerini etkilediği de ortaya çıkar. Bu üç dönemi takip edersek, algılanabilir dünyadan bir uzaklaşma ve bilincin içine doğru bir yakınlaşma gözlemlenebilir. Belki de bu sürecin en ilginç yanı, dönemlere ayrılabilir olmasıdır.


Kaynak: Sağlam, M. Halil, Korkut, Sevnur, “Sait Faik’in Hikayelerinde Karakter Dönüşümü”, Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Sayı:14, 2019.

6 görüntüleme

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


Yazı: Blog2_Post
bottom of page